Bügün Günlerden Derbi

           5 Şubat 2012. Bugün büyük bir gün. Bugün derbi günü. Senelerdir her derbi günü içimi bir heyecan kaplar. Ya statta ya da arkadaşlarımla bir barda, kafede izlerim derbileri. Erken kalkar, saatler öncesinden dışarı çıkarım. Muhabbet, alkol, tezahüratlar, hoplamalar zıplamalar… Bir huzur kaplar içimi. Sonucu ne olursa olsun o maç başlamadan önceki heyecan tarif edilemez, o an çok hoştur. Stada doğru meşaleyle, tezahüratlar eşliğinde yürüyüş gibisi yoktur. Maç oynanırken değişik değişik totemler denenir, komiktir belki çocuk işi gibi gelebilir size ama o an insanın ruhunu rahatlatır. Ama bugün derbiye futbol olarak konsantre olmak çok güç . Neden mi? Gelin 7 ay geriye gidelim.

   3 Temmuz 2012 den beri çok garip duygular içindeyiz.Şike soruşturması, şampiyonlar ligine katılım hakkımızın gözler önünde gasp edilmesi, sürekli ortaya atılan yalan yanlış iddaalar, çok önemli futbolcuların takımdan tek tek kopması, yerine gelenlerin o boşluğu dolduramaması, ‘Taraf!’ lı medya, kirli medya, liseli medya, haksızlıklar, insan hayatındaki en önemli değer olan özgürlüğe vurulan prangalar, savunma hakkının hiçe sayılması, 104 yıllık çınarı süründürme çalışmaları, yok etme çalışmaları, senelerdir her alanda başarılı olan, binlerce sporcu yetiştiren, olimpiyatlara bir sürü oyuncu yollayan bir spor kulübüne duyulan kin, ve bu nefreti kusan Erman Toroğlular, Rasim Ozanlar, Mehmet Baransular, kulübe çağ atlatan, bir çok başarının baş mimarı başkanın onurunun ayaklar altına alınması, ezeli rakiplerin liseli, seviyesiz taraftarları, siyasetin işin ne kadar içinde olduğunu görmemiz, oynanan oyunlar, çevirilen dolaplar, Fenerbahçe adı üzerinden prim kazanmaya çalışanlar.
       Geçen sene ne kadar zor bir şampiyonluk kazanıldığına hepimiz şahidiz. Bütün maçları tek tek izledik televizyondan, stattan. Sonra biri çıktı ve onların hepsi planlanmıştı, lekeli o şampiyonluk dedi. Gökhan Gönülün sakat omuzla oynamasını, Alexin yarattığı sanat eserlerini, Mehmet Topuzun ciğeri çıkacakmış gibi koşmasını, Volkanın kendini yerden yere atmasını, Emrenin hırsını, Dianın hızını, Niang ın bitiriciliğini, Stochun şutlarını, Santosun bileğini, Yobonun sertliğini, Luganonun hırsını çöpe atmaya çalıştılar, çalışıyorlar. O emeğe, mücadeleye, tere büyük bir yüzsüzlük, vicdansızlık içinde çamur atıyorlar.
      5 Şubat 2012. Evet bugün derbi günü. Ben gene sabah erkenden kalkıcam. Formamı giyeceğim ,sarı-lacivert atkımı boynuma dolayacağım, ‘Düştük yine yollarına, sevdamızı haykırmaya , senin için her cefaya, katlanırız biz kanarya! ‘ dilimde Kadıköy yollarını arşınlamaya başlayacağım.Çünkü ‘Ben Çubukluya ruh veren kişiyim. Tribünde haykıran taraftarım. Sahada onur mücadelesi veren futbolcuyum. Emeklerine leke sürülmeye çalışılan Kocaman yürekli Aykutum. Ben, Lefterin elini öpen Alexim. Ben, ordinaryüs lakaplı Lefterim. Ben çubukluyu onuruyla, gururuyla taşıyan binlerce sporcuyum. Ben Fenerbahçenin kurucusuyum. Ben Fenerbahçenin tek sahibi olan ‘Taraftarıyım’.
    Ve ben, tribünde avaz avaz bağırıp ’Kanaryasın sen bizim canımız ‘ diyen on binlerce insandan biriyim.
   İşte Ben FENERBAHÇELİYİM !
Beşiktaşlı kardeşlerime, arkadaşlarıma başarılar diliyor, dostça bir maç olmasını temenni ediyorum.

Leave a Reply